Avrupa Birliği (AB) Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, Avrupa Birliği Konseyi Başkanı Charles Michel ve Avrupa Parlamentosu Başkanı David Sassoli, bütün Birlik üyelerinin yoksulluk ve işsizlikle hep beraber mücadele etmesini talep etti. Koronavirüs krizinin, AB’nin özellikle fakir üye ülkelerine büyük bir yük getirdiğini hatırlatan AB liderleri, salgınla birlikte milyonlarca insanın işini veya işletmesini kaybettiğini ve geleceğe belirsiz ve endişeli şekilde baktığını kaydetti. Üç lider, fakir bölgelere daha fazla yatırım yaparak hayatın iyileştirilmesini de talep etti.

Kriz sonrası başlayacak süreci biçimlendirirken yeni bir siyasi yaklaşımın gerekli olduğunu da vurgulayan AB liderleri, tekrar kalkınma için yeni fikirlere ve araçlara ihtiyaç olduğuna işaret etti. Bunların başında da küresel ısınmayla mücadelenin geldiği belirtildi.

Avrupa Birliği, bugün "Schuman Planı" diye tanınan plan ile kuruluşunun 70’nci yılını kutluyor. 9 Mayıs 1950’de dönemin Fransa Dışişleri Bakanı Robert Schuman, Avrupa Kömür ve Çelik Topluluğu’nun kurulmasını önermiş, söz konusu oluşumdan önce Avrupa Ekonomik Topluluğu, sonra da Avrupa Birliği oluşmuştu.

Erdoğan’dan AB’ye mektup

Avrupa Günü vesilesiyle Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan‘ın da AB’ye bir mektup yazdığı bildirildi. Mektupta, adaylık statüsünün tescillendiği 1999’dan beri 9 Mayıs’ın Türkiye’de de Avrupa Günü olarak kutlandığı vurgulandı.

Erdoğan, Schuman Deklarasyonu’nun ardındaki düşüncelerin, tüm dünyayı yıkan bir savaşın ardından Avrupa’nın küllerinden yeniden doğmasını, ülkelerin farklılıklarını ve düşmanlıklarını bir kenara bırakarak barış, güvenlik, kalkınma ve refah için bir araya gelmesini sağladığını hatırlatarak, bugün de koronavirüsün yol açtığı felakete dikkat çekti ve birlik çağrısı yaptı.

Türkiye Cumhurbaşkanı mektubunda, önümüzde dönemde hem salgınla mücadele hem salgın sonrası dönemde ekonomik açıdan yeniden toparlanma, hem de bölgesel gelişmeleri yönlendirme ve düzensiz göç ve terörle mücadele çalışmalarına ağırlık verileceği bir süreç olacağını yazdı. Bu zor sürecin, Türkiye-AB ilişkilerini yeniden canlandırmak konusunda sunacağı fırsatları iyi değerlendirmek gerektiğini de vurgulayan Erdoğan, AB üyeliğine aday, müzakere eden, AB ile gümrük birliği içinde olan, AB’nin en önemli ticaret ve yatırım ortaklarından olan Türkiye’nin, Birliğin salgın süresince ve salgın sonrası dönemde alacağı tüm önlemlere ve çalışmalara katılmasının  AB’yi daha güçlü kılacağını ifade etti. Erdoğan mektubuna şöyle devam etti:

"Dönem, her alanda güçlerimizi birleştirme dönemidir. Ülkemizin tam üyeliği ekonomik, siyasi, güvenlik ve sosyal katkıların yanı sıra Avrupa Birliği’ne daha katılımcı ve kucaklayıcı bir vizyon kazandıracak ve AB’yi küresel bir aktör haline getirecektir. Türkiye olarak, müzakere sürecinde karşılaştığımız tüm zorluklara rağmen stratejik hedef gördüğümüz Avrupa Birliği’ne tam üyeliğe ulaşmakta kararlıyız. Bu düşüncelerle, 'Avrupa Günü'nün, kıtamızın bugün içinde bulunduğu durumun ve geleceğine ilişkin planların, yapıcı ve vizyoner bir yaklaşımla değerlendirilmesine vesile olmasını diliyor, vatandaşlarım başta olmak üzere tüm Avrupalıların 9 Mayıs Avrupa Günü’nü tebrik ediyorum."

Kaynak:   Deutsche Welle Türkçe