Mustafa KOKER

 

Cumartesi akşamı Diyanet Vakfı’nın Hornsey Kültür Merkezi’nde gerçekleşen iftar yemeğine, Türkiye’nin Londra Büyükelçisi Abdurrahman Bilgiç, Başkonsolos Emirhan Yorulmazlar, Büyükelçilik Müsteşarı Orçun Başaran, Haringey Belediye Başkanı Jennifer Mann, Yardımcısı Ali Gül Özbek, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ve işadamları katıldı.

 

Yemeğe ev sahipliği yapan Türkiye'nin Londra Büyükelçiliği Din Hizmetleri Müşaviri ve Vakıf Başkanı Mahmut Özdemir konuklara hitaben yaptığı konuşmada, Ramazan ayı barış, birliktelik, kardeşlik ayı olduğunu hatırlatarak, “ Bunun yanısıra, Ramazan ayı aynı zamanda bir empati ayıdır. Çünkü biz insanlık ailesinin eşit bireyleri olarak aynı ihtiyaçlara sahibiz. Hepimizin belirli ihtiyaçları vardır ve bu özelliklerimizi ön plana çıkartır Ramazan ayı. Günümüzde, teknolojide, iletişimde, ulaşımda onca gelişmişliğe rağmen olan biten hadiselere bakıldığında, birbirimizi anlamada aynı derecede bir gelişme kaydedemediğimiz anlaşılmaktadır. Çevremizde her ne kadar uzak olsakta, ülkemizin yakın coğrafyasında ve dünyanın dörtbir tarafında yaşanan acılar, felaketler adeta adeta bu söylediklerimi destekler mahiyettedir. Demekki bizlerin, Ramazan ruhuna ve bu ruhun, müslümanlar arasında ve diğer din mensuplarıyla olan ilişkilerimizde Ramazan ruhunun yaygınlaştırılmasına, geliştirilmesine ihtiyaçz vardır. Bu vesileyle hepinize hayırlı ramazanlar diliyorum” dedi.

 

HARINGEY, FARKLI TOPLIMLARI BİRARADA BARINDIRIYOR

 

Haringey Belediye Başkanı Jennifer Mann de yaptığı kısa konuşmada, başkanlığını yaptığı Haringey’in farklı din ve kültürlere mensup insanların yaşadığı bölge olduğunu belirterek, “Burada bulunduğum için onur duyuyorum. Davetiniz için teşekkür ederim. Türk Diyanet Vakfı’nın organizasyonundan anlıyorum ki, toplumla iç içe ilişki halinde. İkinci defa buraya davet ediliyorum.

 

Haringey’de farklı dinlere mensup insanları biraraya getiren programları başkanlığım döneminde de devam ettirmek istiyorum. Bu gibi programlar, komşularımızın inançlarını gözardı etmeden, anlayarak birlikte daha mutlu yaşamamızı sağlıyor. Haringey bölgesi, farklı etnik ve inançlara mensup insanların yaşadığı bir bölge. Farklılıklar, komşularımıza sevgi ve saygımız artmasıyla daha mutlu yaşayabileceğimiz gibi, bu durum iş hayatında da Haringey’in farklı kültürleri barındıran bir bölge olmasını sağlıyor. Birbirimizi anlayarak çocuklarımızın da daha iyi yetiştirilmesini sağlayabiliriz” şeklinde konuştu.

 

TARTIŞMALARIN FARKINDA VE İÇERİSİNDE OLMALIYIZ

 

Türkiye’nin Londra Başkonsolosu Emirhan Yorulmazlar da konuklara hitap ederek, İslamiyet ile ilgili tartışmalar konusunda Türk toplumunun da fikir üretmesi gerektiğini vurguladı.

 

Yorulmazlar konuşmasında şu görüşlere yer verdi: “Ramazan ayınının tüm İslam alemine, ülkemize ve toplumumuza hayırlı uğurlu olmasını diliyorum. Bu vesileyle, İslamiyet’in bir değerler dini olduğunu unutmamamız gerektiğinin altını çizmek istiyorum. Nitekim, göçmen toplumların dinle ilişkisi konusunda yapılan çalışmalarda, göçmen toplumların bulundukları toprak (deterritoritorization) ve kültürden (deculturatization) kopmalarına vurgu yapan iki terim kullanılmaktadır. Bir başka deyişle, kültürel anlamda gündeme gelen sorunların aşılmasında değer-kültür uyumuna vurgu yapılmaktadır. Nitekim , İslamiyet’in ve ramazan ayının bize bildirdiği değerleri yaşamak için çaba gösterilmesi önem taşımaktadır. Bu anlamda Ramazan’ın hayır, mağfiret, barış ve dayanışma anlamı taşıdığını birkez daha vurgulamak istiyorum. Özellikle İslamiyet konusunda gerek bu ülkede, gerek küresel anlamda Avrupa’da ve bunun ötesinde küresel çapta önemli bir tartışma devam ediyor. Bugün The Guardian gazetesinde İngiltere’deki Müslümanların uyumunu irdeleyen bir tartışma ve cevaben Barones Warsi’nin bir makalesi yayınlandı. Bizim de Türk toplumu olarak en azından bu tartışmaların farkında olmamız, bu tartışmalara yanıt verebilecek ya da fikir üretebilecek noktada olmamız gerektiğini belirtmek istiyorum. Bu anlamda toplumumuzun her kesimi ile işbirliği yaparak fikir üretme silsilesi içinde sizlerle işbirliği yapmaya hazır olduğumuzu ifade etmek istiyorum.”

 

RAMAZAN, TEMEL İNSANLIK DEĞERLERİNİ YENİDEN HATIRLATIR

 

Yemekte konuşan Türkiye’nin Londra Büyükelçisi Abdurrahman Bilgiç, Ramazan ayının ilk günlerinde vatandaşlarla biraraya gelmekten dolayı duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

 

Konuşmasında, “Allah hepinizin orucunu ve dualarını kabul etsin” diyen Bilgiç, “Din Hizmetleri Müşavir Vekilimiz Mahmut Özdemir’e gerek iletmiş olduğu bu nazik davet, gerek bu hayırlı etkinliği düzenlediği için teşekkürlerimi sunuyorum.

 

İslam barış ve hoşgörü dini olduğu kadar aynı zamanda bir bilim, yüksek ahlak ve dayanışma dinidir. İslam dininin bu özelliklerini doğru kaynaklardan ve doğru insanlardan öğrenmek çok önemlidir. Çocuklarımıza ve gençlerimize dinimizin barışı ve hoşgörüyü nasıl yücelttiğini, sosyal adaleti ne kadar önemsediğini, ihtiyaç sahiplerine el uzatmaya ve dayanışma göstermeye nasıl kıymet verdiğini, bilimi ve toplum yararına çalışmayı ne kadar ön plana koyduğunu aktarmalıyız. Bunu yaparken camilerimize, toplumumuza ve velilerimize büyük görevler düşmektedir. Çocuklarımızın ve gençlerimizin ufuklarını ve yüreklerini açmalı, onlara; inancı, rengi, milleti ve cinsiyeti ne olursa olsun, tüm insanlara saygı ve hoşgörüyle yaklaşmayı öğretmeliyiz.

 

Bu vesileyle Din Hizmetleri Müşavirliğimizin ve Diyanet Vakfı’nın vatandaşlarımıza yönelik faaliyetlerini takdirle izliyor ve bu faaliyetlerin toplumumuzun tüm kesimlerine ve yaş gruplarına hitap edecek şekilde genişlediğini öğrenmekten duyduğum memnuniyeti bu vesileyle belirtmek istiyorum.

 

Ramazan ayları temel insanlık değerlerimizi tekrar tekrar düşünmemize vesile olur. Bu fırsattan yararlanarak dünyanın çeşitli yerlerinde acı çeken, yokluklarla mücadele eden, savaşların getirdiği yıkımlar yüzünden yaşadıkları yerlerden başka yerlere savrulan tüm insanların duygularını ve ihtiyaçlarını daha iyi anlayacağımızı ve hatırlayacağımızı temenni ediyorum.

 

Hepinize hayırlı Ramazanlar diliyorum. Allah oruçlarınızı kabul etsin. Afiyet olsun.” Şeklinde konuştu.

 

Konuklara, çorba, kavurma, pilav ve meyve ikramının yapıldığı iftar yemeği dua ile sona erdi.