Altı dakika süren silahlı saldırıdan sonra kendisini de öldüren Davison'ın diğer kurbanlarının Sophie'nin babası Lee Martyn, Stephen Washington ve Kate Shepherd olduğu belirtildi. 

Davison'ın silah ruhsatı olduğu açıklandı, Plymouth polisi, olayın "terörle bağlantılı olmadığını" duyurdu. Saldırgan daha önce, bazen kendisini "Terminatör" olarak gördüğünü söylemişti. 

Plymouth Emniyet Müdürü Shaun Sawyer, Davison'ın bilgisayarının ve sosyal medya hesaplarının incelendiğini ancak saldırının neden düzenlendiğine dair bir işaret olmadığını söyledi.

22 yaşındaki saldırgan Jake Davison.

Davison, internette yayımladığı videolarda, "hayata karşı yenildiğini" ve yorgun düştüğünü söylüyor.

Yayımladığı 11 dakikalık bir videoda Davison, "Bunun bir film olduğunu biliyorum ancak bazen kendimi Terminatör olarak görüyorum. O da neredeyse bütün sisteminin çuvallamış olmasına rağmen görevini tamamlamaya çalışıyor" ifadelerini kullanıyor.

YouTube, Davison'a ait hesabın, kuralları ihlal ettiği için kapatıldığını doğruladı.

İngiltere Başbakanı Boris Johnson, Twitter mesajında, "Plymouth'taki trajik olaydan etkilenen ve yaşamını yitirenlerin aileleri ve arkadaşlarının üzüntüsünü paylaşıyorum. Müdahale eden ilkyardım ekiplerine teşekkür ediyorum" dedi.

İngiltere İçişleri Bakanı Priti Patel de Twitter hesabından yaptığı açıklamada, yaşanan olaydan üzüntü duyduğunu dile getirdi. Patel, herkesi sakin olmaya ve polisin yönlendirmelerine uygun davranmaya çağırdı.

Görgü tanıkları önce bağırışlar duyduklarını, ardından silah seslerinin geldiğini anlattı. "Korkunç bir olaydı" sözlerini sarf eden Sharron adlı bir tanık, ilk olarak dört el silah sesi duyduğunu anlattı:

"Saldırgan önce bir evin kapısını tekmeleyip rastgele ateş etmeye başladı. Ardından koşarak ve ateş ederek evden kaçtı ve parktaki başka insanlara ateş etmeye başladı."

Saldırı, İngiltere'de 2010'da bir taksi şoförünün Cumbria'da 12 kişiyi öldürdüğü olaydan bu yana gerçekleşen en büyük kitlesel saldırı olarak niteleniyor.