İngiltere hükümetinin baş sağlık danışmanı Prof. Chris Whitty, önümüzdeki haftalarda yeni rekorların görüleceğini söyledi. 

Bunun nedeni ise çok hızlı yayılan koronavirsün Omicron varyantı. Tahminler doğruysa, ülkedeki vaka sayısı test kapasitesinin çok üzerine çıkacak.

Peki İngiltere'de Ulusal Sağlık Hizmetleri'ni (NHS) neler bekliyor?

1. Aynı anda iki salgın

Omicron hızla yayılırken Delta vakaları azalmıyor.

Bu, iki varyantın aynı anda dolaşımda olduğunu gösteriyor.

Henüz Omicron yayılımının ilk günlerinde olsak da tablo, Alfa varyantının orijinal virüsün yerini aldığı, ardından Delta'nın onun yerine geçtiği dönemden farklı gözüküyor.

Bunun nedeni Omicron'un, toplumda aşı ve enfeksiyon geçirmiş olmakla oluşmuş olan bağışıklık duvarlarını aşabiliyor olması.

İki varyantın hedef kitlesi farklı.

Ülkedeki Delta vaka sayısı yazdan beri stabil ilerliyor.

Fakat Omicron vakaları büyük bir hızla artıyor. Son verilere göre toplam vakaların yüzde 20'si Omicron. Bu da, dünkü 79 bine yakın vakanın 20 bini Omicron demek.

İki virüs bir süre daha birlikte dolaşımda olsa da uzun vadede Omicron'un, Delta'nın yerine geçmesi bekleniyor.

2. Omicron vakaları 10 gün içinde günlük 640 bine çıkabilir

Sağlık yetkilileri birkaç gündür vakalarda büyük bir artışa hazır olmamız uyarısında bulunuyordu.

Omicron vakaları her gün ikiye katlanıyor gibi gözüküyor. Bu devam ederse 25 Aralık'ta vaka sayısı günde 640 bine çıkabilir.

Fakat günlük test sayısı 1 milyonla kısıtlı olduğu için bunun üzerini tespit etmek mümkün olmayacak.

Öte yandan yayılma hızının yavaşlayacağı tahmin ediliyor. Güney Afrika'dan gelen ilk veriler buna işaret ediyor.

Margaret Keenan geçen yıl 8 Aralık'ta, deneyler dışında onaylanmış bir Covid-19 aşısı yapılan ilk kişi olmuştu

Margaret Keenan geçen yıl 8 Aralık'ta, deneyler haricinde onaylanmış bir Covid-19 aşısı yapılan ilk kişi olmuştu

3. Sağlık sisteminin nasıl etkileneceği net değil

Bu varyantın ciddi hastalık oranı henüz bilinmiyor.

Omicron'dan kaynaklanan hastalıkların daha hafif olabileceğine dair bazı bulgular var.

Bu aslında mantıklı, çünkü aşılama ve geçmiş enfeksiyonlardan gelen bağışıklık, hastalığın ağırlığını azaltabilir.

Fakat vaka sayıları çok artarsa, hastalık daha hafif olsa bile hastaneye yatan kişi sayısı artabilir.

Örneğin hastalığın ağırlığı yarı yarıya azalsa bile, vaka sayısı iki katın üzerine çıkarsa bu durum hastaneye yatan kişilerin artacağı anlamına gelir.

Şu ankinden daha fazla önlem alınmazsa ve hastalık kontrolsüz bir şekilde yayılırsa vakalarda zirve noktasına çok yakında ulaşacağız.

Bu zirvenin ne kadar büyük olacağı ise henüz belli değil.

Londra Hijyen ve Tropik Tıp Okulu'nun modellemelerine göre en iyi senaryoda İngiltere'de her gün 2 bin kişi hastaneye kaldırılacak.

En kötü senaryoda ise bu sayı günde 6 bini geçebilir.

Geçen kış zirve 3 bin 700'dü.

Bakanlar birebir görüşmelerde günlük vaka sayısının 2 binin üzerine çıkması durumunda Ulusal Sağlık Sistemi'nin ciddi bir şekilde zorlanabileceğini belirtiyor.

O zaman neden kısıtlama gelmiyor?

Vaka sayıları arttıkça daha fazla önlem, hatta bir tam kapanma için çağrılar artacaktır.

Bu anlaşılır bir durum.

Fakat şunu da unutmamak lazım: Kısıtlamalar pandemiyi durdurmuyor, sadece uzatıyor.

Kısıtlamalar zaman kazanmak için kullanılabilir. Geçen kış tam kapanma ile aşılamanın yayılması için zaman kazandık.

Fakat bu yıl hastalık karşısında en riskli grupların yüzde 80'inden fazlası hatırlatma dozunu yaptırmış durumda.

Bu yüzden tam kapanmanın getirisi daha az.

Maliyetleri ise aynı. Hatta pandeminin başından bu yana insanların işleri, akıl sağlıkları ve eğitimlerinin gördüğü zararı düşününce maliyet daha katlanılmaz bir noktada bile olabilir.

Burada denklemi değiştirebilecek tek şey, NHS'in tıkanarak insanlara temel hizmetleri sunamaz hale gelmesi.

NHS şu anda zorlanıyor, doktorlar hastalarla yeterince ilgilenemediklerini söylüyor fakat durum geçen yıldan çok farklı:

Geçen kış hastane yataklarının yüzde 33'ünden fazlasında Covid-19 hastaları varken şu anda bu oran yalnızca yüzde 8.