ABD Başkanı Donald Trump, Rusya ve Çin'i nükleer silahlanmayla tehdit etti. Trump Beyaz Saray'da yaptığı açıklamada "başkalarının aklı başına gelene kadar nükleer silahlanmayı sürdüreceklerini" söyledi. ABD Başkanı bu tehdidin "Rusya, Çin ve bütün bu oyuna katılmak isteyenleri" hedef aldığını belirtti.

Donald Trump hafta sonunda, Rusya tarafından ihlal edildiği gerekçesiyle Orta Menzilli Nükleer Kuvvetler Antlaşması'ndan (INF) çekileceklerini duyurmuştu. ABD ile Sovyetler Birliği'nin dağılmasından sonra kurulan devletler arasındaki silahsızlanma antlaşması 1987 yılında yürürlüğe girdi. Antlaşma karada üslendirilen 500 ila 5 bin 500 kilometre menzilli ve nükleer başlık taşıyabilen bütün orta menzilli taşıyıcı sistemlerin imha edilmesini öngörüyor.

Trump'ın açıklaması bütün dünyada silahlanma yarışının yeniden başlayabileceği endişesine yol açtı. Antlaşmaya taraf olmayan Çin "antlaşmadan çekilmenin iki kez düşünülmesini" istedi. Çin Dışişleri Bakanlığı sözcüsü antlaşmanın tek taraflı feshedilmesinin bir dizi olumsuz sonuç doğurabileceği uyarısında bulundu ve "antlaşmayla ilgili açıklamada Çin'i işaret etmenin son derece yanlış olduğunu" belirtti.

ABD Başkanı Donald Trump Rusya'yı "antlaşmanın özüne ve ruhuna" aykırı davranmakla itham etmiş ve Çin'in de antlaşmaya katılması gerektiğini söylemişti.

"Antlaşmaya önem veriyoruz"

Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton ile görüşen Rusya Devlet Başkanlığı Güvenlik Danışmanı Nikolay Patruşev "karşılıklı suçlamaları ortadan kaldırmaya hazır olduklarını ve antlaşmaya uyulmasına büyük önem atfettiklerini" söyledi.

Trump'ın antlaşmadan çekilmek istemesinin uluslararası nükleer silahların yayılmasını önleme ve silahlanmanın kontrolü hukukuna indirilmiş ağır bir darbe olduğunu belirten Patruşev, 2021 yılında süresi dolacak olan yeni START antlaşmasının 5 yıl uzatılmasıyla ilgili görüşmelerin de Bolton ile yaptığı buluşmada ele alındığını söyledi.

John Bolton bir Moskova radyosuna yaptığı açıklamada "Müzakereleri başlatmaya hazırız. Bu sürecin zamanı gelmiştir. Rus tarafının pozisyonunu da şimdi daha iyi anlıyoruz", dedi. Bolton sıranın ayrıntılara geldiğini ve Patruşev ile yaptığı görüşmede ikili zirve buluşması düzenleme imkânlarının da ele alındığını söyledi. Başkan Trump'ın güvenlik danışmanı "kararı Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in vereceğini" ifade etti.

Rusya da antlaşmanın bozulmasının "küresel risklere yol açabileceği" uyarısında bulundu. Kremlin Sözcüsü Dimitri Peskov ABD Başkanı Trump'ın bu kararıyla "dünyayı daha tehlikeli hale getirdiğini, Rusya'nın antlaşmaya uyduğunu, ancak tek taraflı feshedilmesi durumunda bu alanda yeniden denge sağlamaya çalışacaklarını" dile getirdi.

Moskova: ABD yasaklı silah geliştirebilir

Kremlin sözcüsü Dimitri Peskov ABD'nin antlaşmadan çekildikten sonra Orta Menzilli Nükleer Kuvvetler Antlaşması'nın yasakladığı silahları geliştirmek isteyebileceği uyarısında bulundu. ABD'nin roket taşıyan insansız hava araçları geliştirerek antlaşmayı yıllardır ihlal ettiğini ve antlaşma feshedildiği takdirde Rusya'nın güvenliğini garanti altına alacak önlemlere başvurmak zorunda kalacağını söyledi.

ABD'nin Kuzey Atlantik Konseyi buluşması sırasında Avrupalı müttefiklerine antlaşmadan çekilme kararıyla ilgili bilgi vereceği açıklandı. Almanya Savunma Bakanı Ursula von der Leyen bütün NATO ülkelerine söz hakkı tanınması gerektiğini ve Avrupa'nın güvenliğinin nasıl korunabileceğine açıklık getirilmesini beklediklerini söyledi.

Almanya antlaşmayı kurtarmak istiyor 

Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas Orta Menzilli Nükleer Kuvvetler Antlaşması'nın iptal edilmemesi için NATO'yu devreye sokacaklarını duyurdu. Maas "Bu antlaşma Avrupa'nın hayati çıkarlarını ilgilendiriyor. Antlaşmayı kurtarma şansı var olduğu müddetçe bütün diplomatik çarelere başvuracağız", dedi.

Almanya Dışişleri Bakanı Funke Medya Grubu'na yaptığı açıklamada "konuyu NATO gündeminin en üst sırasına aldıracaklarını" belirtti. Heiko Maas "yeni bir silahlanma yarışının başlamasını istemediklerini" ve "antlaşmanın yürürlükte kalması için Rusya'ya etkide bulunmaya hazır olduklarını" sözlerine ekledi.

DW, dpa, afp/AG, GA

© Deutsche Welle Türkçe