Sunday Mirror, efsane sporcu Kıbrıs kökenli Fatima Whitbread’e tam sayfa ayırdı. “Bakıcı aile bulmaktan ve evlatlık edindiğim oğluma kendi dünyasını kurmaktan dolayı çok şanslıyım” başlığıyla verilen haberde Whitbread, 20 yaşındaki evlatlık oğlu Ryan’ın kendi dünyasını kurmasından duyduğu mutluluğu anlattı.

Sunday Mirror’un 14 Ekim günkü sayısında Janine Yaqoob ve Olivia Buxton imzasıyla tam sayfa çıkan yazıda Whitbread, çocuk bakım evlerinde geçen dramatik çocuklu­ğundaki kötü anılarının izini hala taşımasına karşın, oğlunun mutlu ve sıcak bir yuva kurmasından çok mutlu olduğunu dile getirdi.

Gazete şimdi 57’sinde olan Fatma’nın 1998’de evlatlık edindiği oğlu Ryan’ı, eşinin 2007’de vefatın­dan sonra kendisinin büyüttüğünü anlatırken, “Bir zamanlar evlatlık olarak yetişen Fatima Whitbread, kendisine verileni aynı şekilde oğlu için yarattı” diye yazdı.

Birleşik Krallık’taki en ünlü sporcu sayılan Fatima Whitbread 1980’lerin sonunda cirit atmada Birleşik Krallık’a pek çok madalya kazandırmıştı. Kıbrıs Türkü bir anne ile Kıbrıslı Rum bir babadan dünyaya gelen Fatma’yı annesi onu Kuzey Londra’daki bir apartmanda terk etmişti. Fatma, kendisiyle 1995’te söyleşi yapan bu kitabın yazarı Eskioğlu’na o dönemde bir Türk ve Rum’un ilişkisinin hoş gö­rülemeyeceğini belirterek “Üç-dört gün sonra ağlama sesini duyan bir apartman sakini tarafından bulu­nup hastaneye kaldırıldığını anlat­mıştı. Gıda eksikliği nedeniyle dört ay hastanede tedavi gören küçük Fatma, çocuk koruma evine veri­lir. Sosyal servisin aracılığı ile an­nesiyle görüşmeye başlayan Fatma 12’sinde annesinin erkek arkadaşı tarafından boynuna bıçak dayana­rak tecavüze uğrar. Tekrar koru­maya alınan küçük Fatma 14’ünde de öğretmeni Margareth Whitb­read tarafından evlat edinildikten sonra yaşamı değişir. Fatma aynı zamanda bir cirit antrenörü olan Margareth Whitbread tarafından cirite yönlendirilir.

1984 Yaz Olimpiyatları’nda cirit atmada üçüncü olarak bronz madalya kazandı.1988 Yaz Olimpiyatları’nda ise ikinci oldu. 1987’de dünya şampiyonluğunu, 1983’te Dünya ikinciliğini kazandı. 1986’da Avrupa şampiyonu oldu. 1986 Grand Prix yarışmalarını da ikinci sırada tamamlandı. Fatma 1987’de de yılın en sportif atleti se­çilerek ödül aldı. Basın yılın spor­cusu Fatma, dönemin başbakanı Margaret Thatcher tarafından da kabul edildi.