Davutoğlu, Konya'nın Kulu ilçesinde partisince düzenlenen mitingde yaptığı konuşmada, bugünün siyasetin esasını da tayin eden,  tarihin yıl dönümü olan 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Savaşı'nın 99. yıl dönümü olduğunu söyledi.
 
Çanakkale'de şehit düşen askerlere Allah'tan rahmet dileyen Davutoğlu, "Nasıl sizler bu topraklarda ezan sesi dinmesin, al bayrak inmesin diye sağınıza solunuza bakmadan, hele hele arkanıza hiç dönmeden Çanakkale'ye doğru, şehadete doğru yürüdüyseniz, yürürken sağınızdaki, solunuzdaki kardeşinizin Türk mü, Kürt mü, Arnavut mu, Boşnak mı bakmadan kardeş olarak yürüdüyseniz Allah şahit olsun ki bugün AK Parti kadroları da aynı inançla geleceğe yürüyecek, ileriye bakacak, geriye dönmeyecek" diye konuştu.
 
Şanlıurfa'nın Siverek ilçesine gittiğini, oradakilerin de kendilerini bağırlarına bastığını anlatan Davutoğlu, şunları kaydetti:
 
"Ondan önce Siirt'te, Batman'da, Erciş'te bulundum. Onbinlerce kardeşimiz meydanlarda bizi bağrına bastı. İşte bizim siyaset anlayışımız bu. Birileri şu veya bu etnik temelli siyaset yapabilir, şu veya bu bölge temelli siyaset yapabilir. Bizim kitabımızda, bizim siyaset anlayışımızda böyle bir özellik yoktur. Nasıl Çanakkale'de omuz omuzaysak kıyamete kadar da omuz omuza olacağız. Türklerle, Kürtlerle, Araplarla, tüm bu coğrafyanın unsurlarıyla... Kimse birliğimiz bozamayacak. Bizim siyasetimiz 75 milyonu kucaklama siyasetidir. Onun için Türkiye'nin doğusunda, kuzeyinde, güneyinde, batısında, Anadolu'nun merkezinde de varız ve hep beraberiz. AK Parti Türkiye'nin her bölgesinde kitleleri toplayan bir parti."
 
- "700 bin Suriyeli kardeşimiz Türkiye'de ağırlanıyor"
 
Davutoğlu, kim ne derse desin, Çanakkale Savaşı'nda yürüyenler nasıl geri dönmediyse, kendilerinin de Allah ve milletin rızası için bu yolda yürümeye devam edeceklerini, gittikleri yoldan geri dönmeyeceklerini vurgulayarak, şöyle devam etti.
 
"Bu hafta içinde acılı 2 yıl dönümü vardı. Birisi 2 gün önce Halepçe'nin 26. yıl dönümü. O zaman Irak'tan gelen kardeşlerimizle, bu milletin tüm fertleriyle kucaklaştık. 3 gün önce Suriye'de kendi halkına karşı scud füzesi, varil bombaları kullandıktan sonra kimyasal silah da kullanan Esad'ın başlattığı savaşın 3. yılını bitirdik. 150 bin kardeşimiz kayıtlı olarak ölen, en az 30 bin civarında kayıp. 10 milyon kardeşimiz her an ilaç ve yiyecek ihtiyacı içinde. Bütün bunlar yanı başımızda olurken, nasıl Irak'taki kardeşlerimize kucak açtıysak, bu aziz ülke, Hükumetimiz, sizi temsil eden bizler şunu söyledik; eğer herhangi bir bir kardeş topluma bir zalim zulmetmişse, biz elimizdeki tüm imkanlarla mazlumların yanında dururuz, mazlumları kaderlerine teslim etmeyiz. 700 bin Suriyeli kardeşimiz Türkiye'de ağırlanıyor. Bütün milletime teşekkür ediyorum. Bir milletin derin irfanının yansımasıdır. Şimdi biz bu mazlumlara sahip çıkarken, o zalimin elini gidip sıkanlar, bizi eleştirenler tarih önünde hesap veremeyecekler. Türkiye ve AK Parti hükumetleri nasıl Irak'ta, Suriye'de, Somali'de, Arakan'da mazlumların yanında durduysa, size söz veriyorum bundan sonra da nerede bir mazlum, 'Rabbim katından bize yardım gönder' diyorsa onun yanında durmaya devam edeceğiz."
 
Somali'ye 2011 yılı Ramazan ayında gittiklerinde bebeklerin su bulamadıkları için öldüğü bir ortamda bu milletin derin irfanı ve engin gönlünün oraya da ulaştığını, oraya yardıma koştuğunu anlatan Davutoğlu, 3 yıl içine orada çok büyük çalışmalar yaptıklarını dile getirdi.
 
- "Türkiye Somali ve Afrika'da destan yazdı"
 
Türkiye'nin, Somali'de, Afrika'da bir destan yazdığına dikkati çeken Davutoğlu, "Sayın Başbakanımızın adı, tüm Somali'de aile büyüklerinin arasında anılır oldu. Birileri bugün bunları eleştiriyor. Birileri bunlar üzerinden bizi, hükumetimizi mahkum etmeye çalışıyor, Hiç çabalamasınlar. Bu millet bizim arkamızdayken, bu Çanakkale şehitlerinin meşalesi, hatırası önümüzdeyken kimse bizi durduramayacak. Kimse önümüze engel koyamayacak. Allah'ın izniyle bu kervan, bundan önce olduğundan çok daha güçlü şekilde yoluna devam edecek" ifadelerini kullandı.
 
Davutoğlu, birçok kabus senaryoları yazıldığını, gezi olayları ve arkasından diğer operasyonların geldiğini belirterek, ileride 2013 yılına bakıldığında 1 yıl içinde çözüm süreciyle hiçbir annenin gözyaşının dökülmediğinin hatırlanacağını ifade etti.
 
Bu topraklarda daha önce başörtülü kızların okula gidemediğini anlatan Davutoğlu, 2013 yılında sadece üniversitelerde değil, bu milleti temsil eden ve ebediyete kadar temsil edecek, ebediyete kadar bu milletin makamı olacak TBMM'ye başörtülülerin onurlu bir şekilde girdiğini aktardı.
 
- "Allah devlete ve millete zeval vermesin"
 
30 Mart seçimlerinin anlamının sadece mahalli seçimler olmadığını, Türkiye siyasetinin yeniden şekillendiğini anlatan Davutoğlu, şöyle konuştu:
 
"30 Mart'ta bir anlamda, 12 yıllık istikrar dönemi, 12 yıllık onurlu ve istekli şekilde bu ülkenin siyasetini, iktisadını inşa etme dönemi bundan sonra da devam edecek mi, etmeyecek mi aslında bu oylanıyor. Birileri 12 yıldır Türkiye'nin sahip olduğu güçten, Türkiye'nin itibarından rahatsız oluyorsa onlara halk tarafından verilecek cevap açıktır; Gölge etmeyin, başka ihsan istemiyoruz. Hiçbirinizden yardım ve destek istemiyoruz. Gölge etmeyin, biz yolumuzda yürümeye kararlıyız. Türkiye geçmişte 70 sent muhtacız diyen başbakanlar gördü. Bugün ülkenin IMF'ye borcu kalmadı. Bu millet, bundan sonra değil namerde merde dahi bir daha muhtaç olmayacak. Aksine kimin nerede ihtiyacı varsa inşallah oraya yetişmeye çalışacağız. Şu anda dünyada en fazla dış yardım yapan ülkelerden biriyiz. Allah devlete ve millete zeval vermesin. Bu milleti kimseye mecbur ve mahkum bırakmasın. Başımızı hep dik onurlu eylesin."
 
Davutoğlu, Kulu halkından AK Parti Kulu Belediye Başkan adayı Ahmet Yıldız için destek istedi. Ardından Kulu'ya bağlı Tavşançalı beldesinde partisinin seçim bürosunu ziyaret eden Davutoğlu, burada partililerle sohbet etti.