7 yıllık bir araştırma sonucu Haberal, insanlığa yaptığı hizmetlerden dolayı ödüllendirildi. Haberal, “Bu ödül şahsımdan öte ülkem için önemli. Ne mutlu ki ülkemiz var; bu ülkeyi kuran Atatürk ve arkadaşları ile aziz şehitlerimizi rahmetle, şükranla anıyorum. Onlar olmasa biz bunların hiçbirini yapamazdık.”

SÖZCÜ/ ANKARA

1805 yılında kurulan ve 25 binin üzerinde üyesi olan İngiltere Kraliyet Tıp Derneği, onursal üyeliklerin en üst kademesi olan “Distinguished Fellowship” ödülünü, dünyada ilk defa Dünya Organ Nakli Derneği’nin seçilmiş Başkanı Prof. Haberal’a takdim etti.

Kraliyet Tıp Derneği yönetim kurulu, ilk kez verilecek ödüle kimin layık görülmesi gerektiği konusunda 7 yıl süren bir araştırma yaptı. Bu araştırmalarda ödülün Prof. Dr. Mehmet Haberal’a verilmesine karar verildi. Böylece, 212 yıllık maziye sahip dernek ilk kez bir bilim insanına bu statüde bir ödül vermiş oldu. Dernek Başkanı Babulal Sethia, “Biz bu ayrıcalıklı ödülün sahibini değerlendirirken mesleki başarıların ve ülkesine hizmetin yanı sıra, tüm insanlığa hizmeti de göz önünde bulundurduk. Prof. Mehmet Haberal da insanlığa hizmet eden çok önemli bir bilim insanı” dedi.

SETHİA: HABERAL, BÖBREK VE KARACİĞER NAKLİNDE EN TECRÜBELİ KİŞİ

Prof. Haberal’ı Ankara’da da ziyaret ettiğini ve Başkent Üniversitesi ile kurumlarını gezdiğini belirten Sethia şunları söyledi:

“Sayın Haberal’ın Ankara’da temelinden itibaren başında bulunarak kurduğu Başkent Üniversitesini ziyaret etme ayrıcalığını yaşayanlardanım. O yerleşke tek bir ağaçtan 4 buçuk milyon ağaca ulaşmış  durumunda. Başkent Üniversitesi  ve kurumlarında yaklaşık 11 bin kişi bulunuyor ve bunların hemen hepsinin yüzlerinin güldüğünü gördüm. Bu beni çok etkiledi. Ayrıca dünya organ nakli derneği seçilmiş başkanı Prof. Haberal sadece sıfırdan bir üniversite kurmakla kalmadı, aynı zamanda muazzam akademik çalışmalar da yürüttü. Türkiye ve Dünyanın birçok ülkesinde böbrek ve karaciğer nakli konusunda en geniş kişisel tecrübeye sahip bir kişi.”

4 YIL 4 AY TUTUKLU KALDI

Tıp alanında yaptığı çalışmalar nedeniyle ulusal ve uluslar arası alanda 31 ödüle sahip olan, binlerce makalesi bulunan Prof. Dr. Mehmet Haberal, “kumpas” olduğu ortaya çıkan “Ergenekon Terör Örgütü” üyesi olduğu iddiasıyla 4 yıl 4 ay hastalarından uzak kalmış, rahatsızlığı nedenimle hastanenin “mahkum koğuşu”nda tutulmuştu.

“ÖDÜLÜMÜ ATATÜRK’E BORÇLUYUM”

Prof. Dr. Mehmet Haberal, ödülünü aldıktan sonra yurda dönüşünde SÖZCÜ'yle şunları söyledi:

“Ülkemizin bayrağını en tepelerde dalgalandırıyoruz. Bu önemli Türk tıbbının nerelere geldiği hangi düzeye ulaştığını gösteriyor. Bu ödül  şahsımdan öte ülkem için önemli. Ne mutlu ki ülkemiz var. Bu ülkeyi kuran Atatürk ve Arkadaşları ile aziz şehitlerimizi rahmetle şükranla anıyorum. Onlar olmasa biz bunların hiçbirini yapamazdık. Onlar bu ülkeyi bize emanet ettiler. Hier zaman söylediğim gibi amacımız ülkemizi yüceltip yükseltmektir. Bilimde, teknikte, sanatta ülkemiz Atatürk’ün söylediği gibi asrın medeniyet seviyesine ulaştı. Bu ülkemizin bayrağını en tepelerde dalgalandırıyoruz.”

HABERAL: ORGAN BAĞIŞI YAPIN

Prof. Dr. Mehmet Haberal, İngiltere’de yaptığı konuşmada da organ bağışı çağrısında bulundu. Haberal, şunları söymedi:

“Bilindiği gibi dünyada bütün ülkelerde kronik organ hastası var. Hasta çok, yeteri kadar organ yok. Sağlam organlarla aramızdan ayrılanların o organlarının hastalara takılmasını sağlayabilirsek birçok kronik organ hastasına yeniden yaşam sağlamış oluruz.”

Ödül töreninde Prof. Haberal'ın yanında bulunan Başkent üniversitesi Genel koordinatörü Feyyaz Artukoğlu, Derneğin Başkanı Sethia’nın “Bu ödülü verebilmek için 7 senedir çalışıyoruz “dediğini ve “Biz bu ödülü öyle birine vermeliyiz ki dünya tıbbına dünya insanlarına da hizmet etmiş bir kişi olmalı. Kesinlikle kendini düşünmeden kendini insanlığa adamış biri olmalı” sözlerini hatırlattı. Artukoğlu “Bunu da hak edeninin kesinlikle Prof. Dr. Mehmet Haberal olduğunu söylemeleri hepimizi onurlandırdı, gururlandırdı” dedi.