Kıbrıs'ta resmi temaslarda bulunan İngiltere Dışişleri Bakanı Boris Johnson ilk olarak Rum lideri Nikos Anastasiadis ile bir araya geldi. 

Bakan Johnson daha sonra KKTC Cumhurbaşkanı Akıncı tarafından Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda kabul edildi. Kabulde, Kıbrıs Türk tarafının müzakerecisi Özdil Nami, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Barış Burcu ile İngiliz Yüksek Komiseri Matthed Kidd de hazır bulundu. 

Yaklaşık bir buçuk saat süren görüşme sonrası açıklamalarda bulunan İngiltere Dışişleri Bakanı Johnson, Rum lideri Anastasiadis’le olduğu gibi Cumhurbaşkanı Akıncı ile de iyi bir görüşme gerçekleştirdiklerini, müzakerelerde büyük ilerlemeler elde edildiğini vurguladı.

Kıbrıs'ta devam eden müzakerelerde Cumhurbaşkanı Akıncı’ya gösterdiği çabadan dolayı teşekkür eden Johnson, "İngiltere, elinden geldiğince Kıbrıs sorununun çözümü için yardımcı olma arzusu içindedir" diye konuştu.

Johnson, olası bir çözümün adada yaşayan insanlara bağlı olduğunu belirtti.

KKTC Cumhurbaşkanı Akıncı da Johnson ile çok yararlı bir görüşme yaptıklarını ifade ederek  “Kendisine bugüne kadar geldiğimiz süreci, özellikle Mont Pelerin’de neler olduğunu etraflı bir şekilde anlattık. Konunun sadece rakamlar arasındaki bir fark olmadığını çok iyi anladığına inanıyorum.” dedi.

Kıbrıs müzakere sürecinde İsviçre'nin Mont Pelerin kasabasında 7-11 Kasım tarihleri arasında gerçekleşen ilk buluşmada çok ciddi adımlar attıklarını kaydeden Akıncı, "Toprak yüzdelikleriyle ilgili attığımız adıma onların da karşılık vermesini bekliyorduk. Kriterlerin diğer hususlarında onların da bize yaklaşacak bir adım atmasını bekliyorduk. Bu olmadı. Bu adımı atamadılar. Dolayısıyla bu tıkanıklık ne yazık ki yaşandı.” ifadesini kullandı.

Cumhurbaşkanı Akıncı, gelinen aşamada 2016 sonu itibarıyla eğer çözüm kararlığı, siyasi irade ve iyi niyet olması halinde bu adımların yine atılabileceğine işaret ederek sözlerini şöyle sürdürdü:

"2016 sonu itibarıyla bir çözümün bütün ayrıntılarını bağlayacağız diye bir durum söz konusu değil. Ana hatlarıyla ortaya çıksın. Bütün başlıklarda, toprakta ne olacağını aşağı yukarı bilelim. Güvenlik-garantilerde ne olacağını bilelim. Bizim siyasi eşitliğimizle ilgili hala daha askıda olan konular ne olacak bilelim. Ancak anayasaların yazılması, uygulamaya ilişkin birtakım teknik konular 2017’ye sarkabilir. İlk 3 ayda bunlar hazırlanır. 2017’nin ikinci üç ayında halkımıza yeterli bir zaman dilimi ayrılır. Üzerinde mutabakat sağlanan konular nedir, ne değildir herkes görür tartışır. 2017’nin ortalarında referandumlar da yapılabilir. Hala daha bu imkan vardır. Yeter ki bu niyet, bu iradeyi güneyden de görelim."

"Bir tarih üzerinde uzlaşılması gerekir"

Akıncı, bir tarih üzerinde uzlaşılması gerektiğini ve geriye kalan konuların şimdiden konuşulmaya başlanabileceğini belirterek “Yeter ki aralık ayı içerisinde garantör ülkelerin de olacağı 5’li konferansın, yani paralel masalarda bu konuların konuşulacağı bir modalitenin tarihleri üzerinde mutabakat sağlayalım. Aksi takdirde eğer bunun üzerinde bir mutabakat sağlanmadan yeniden müzakereler başlarsa olacak olan bellidir. Sürgit bir şekilde, yıllardır sürdürülen sürecin yeniden devam ettiğini görürsünüz. Bu da bizi bir yere götürmez.” diye konuştu. 

İngiliz Bakan Johnson’a bütün bu yaklaşım farklılıklarını çok iyi bir şekilde izah ettiği kanaatinde olduğunu ifade eden Akıncı, "İngiltere üç garantör ülkeden biridir. İngiltere de yardımcı olmak istiyor. Onların da bu çabalara katkı sağlaması olumlu olacaktır." değerlendirmesinde bulundu. 

Bir gazetecinin, "5’li görüşme tarihi açıklanmazsa müzakere masası kurulamaz mı?” şeklindeki soruya Akıncı, “Kurulsa bile bir çıkış yolu olmaz. Yani biz masa kurulsun ve bundan sonuç üretelim istiyoruz. Yani 50 yıldır nice masalar kuruldu ve dağıldı. Ben onu söylüyorum. Ben buraya beş yıl müzakere etmek için gelmedim. Ben buraya sonuç almak için geldim. Bu sorunun çözümüne katkı yapmak için bu görevi üstlendim. Onun için çözümsüz bir sürecin ardından sürüklenip gitmek istemiyorum. Ne ben ne de toplum ister. Bu tarihi saptarsak, o zaman şöyle bir durum çıkacak ortaya. Ama eğer böyle bir tarihi düşünmekten uzaktaysalar bu işi yıllarca sürdürürsünüz ve hiçbir sonuca da gitmezsiniz. Sayın Eide bu konuda bir mekik diplomasisi içindedir o nedenle herhangi bir yargıya varmadan önce onun yapacağı çalışmaları bir bekleyelim.” yanıtını verdi.

Kıbrıs'ta müzakereler, KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı'nın göreve gelmesinin ardından Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri'nin Kıbrıs Özel Danışmanı Espen Barth Eide'nin arabuluculuğunda 15 Mayıs 2015'te yeniden başlamıştı. Taraflar, 20-21 Kasım'da İsviçre'nin Mont Pelerin kasabasında yürütülen müzakerelerden Rum yönetiminin beklenen adımları atmaması nedeniyle sonuçsuz ayrılmıştı.

İsviçre'de 7-11 Kasım'da yapılan görüşmenin devamı niteliğindeki Mont Pelerin zirvesinin amacı, hem toprak meselesinde kriterlerin görüşülmesi hem de garantör ülkelerin katılacağı beşli konferansın tarihinin belirlenmesiydi. 


AA