Ünsal’ın görev yaptığı dönemde, Baden bölgesinde öğrenci sayısı ilk defa 12 bine yükselmiş beraberinde Alman eğitim kurumları ile birlikte kurumsal ortak çalışmalar yapılmıştı. Baden bölgesinde Türkçeyi sevdiren başaralı bürokrat ismi anılan Ünsal, Türkçe dersinin gerekliliğini Alman meslektaşlarına kabul ettirmişti.

Yaptığımız söyleşide Ünsal, dünya üzerindeki temsilcilik, master, doktora öğrencisi ve eğitim hizmetli konusunda açıklamalarda bulundu. Ünsal; “Bizim dünya üzerinde 58 yerde temsilciliğimiz var. Milli Eğitim Bakanlığı’nın Eğitim Ateşeliği ve Eğitim Müşavirliği olarak. Ama Londra’da, tüm İngiltere’de hizmet vermek üzere tek temsilciliğimiz var bakanlığımızın. O da Londra Eğitim Müşavirliği, zaten biliyorsunuz.

AĞIRLIK İNGİLTERE’YE VERİLDİ

Londra’nın önemi şundan kaynaklanıyor, birincisi Londra bir dünya şehri ve birçok sektörün merkezi diyebiliriz ve tarihi sanayileşmiş bir ülkenin başkenti olması sebebiyle ve bilhassa eğitim amacıyla çok fazla öğrenci çekmekte; gerek dil eğitimi, gerek akademik eğitimler, master, doktora. Bakanlığımız da son yıllarda yurtdışına gönderdiği resmi burslu öğrencilerin ağırlığını İngiltere’ye kaydırdı. Yani şu an itibariyle 1.215 civarında ülkemizden gelen, bizim resmi burslu dediğimiz, devlet bursuyla gönderilen master ve doktora öğrencisi var. Bizim müşavirliğimiz esas itibariyle bu çocukların burs ödemeleri ve okul ödemelerini yapıyor. Bunun dışında da yine yaklaşık 2 bin civarında özel imkanlarla gelmiş öğrenci var, bunların da askerlik işlemlerini yapıyoruz, tecil işlemlerini. Kendi imkanlarıyla Türkiye’den öğrenci kalkıp buraya gelmiş, bir üniversiteden kabul almış ama askerliğini tecil ettirmesi gerekiyor. Bunun için bize geliyor, bir dosya açıyor ve biz askerlik şubesine yazıyoruz, ‘Bu burada öğrencidir, bu vatandaşımız, tecil edilsin’ diye. Bu şekilde de yaklaşık 2 bin öğrenci var. Bunun dışında yine bölgemizdeki vatandaşlarımızın çocuklarının Türkçe eğitimini yürütmek üzere Türkiye’den görevlendirilen 33 öğretmenimiz var. Bu yıl içinde gelecek öğretmenlerimiz var, onları bekliyoruz” dedi.

TÜRKİYE’DEN  ÖĞRETMEN GELECEK

Londra’da göreve başlayacak öğretmenlerin geliş tarihleriyle ilgili Ünsal, “Şu anda vize işleri sürüyor, tam bir tarih söyleyemiyoruz ama Eylül sonu gibi gelirler, diye tahmin ediyoruz. Şu anda vizeye başvurdular ama vizede gecikmeler yaşanabiliyor, biliyorsunuz. Şu anda bölgemize 5 öğretmen bekliyoruz. Toplamda 33 civarında olacak, şu an 3 eğitim görevlisi okutman üniversiteler de görevleri başında.

Bu öğretmenlerimiz de yoğunluk Londra’da olmak üzere, ihtiyaç olan çevre illerde vatandaşlarımızın çocuklarının gittiği okullarda, Türkçe derslerini yürütmekteler. Yine bizim bu hizmetlerimize ek olarak ‘denklik’ işlemleri yürütüyoruz, o da şudur: mesela buradan çocuklarımız Türkiye’deki üniversitelerden kabul alıyorlar, veya yurda kesin dönüş yapıyorlar. Bunların İngiltere’deki ilk öğretim ve orta öğretim seviyesinde aldıkları derslerin ve diplomaların denkliğini yazıyoruz. Bir denklik belgesi veriyoruz ve o belgeye göre Türkiye’de gittikleri yerlerde kayıt yapıyorlar. Mesela üniversiteye kaydolmuşsa, burada bitirdiği lisenin bizdeki liseye denk olduğunu teyit ediyoruz. Veya burada ilkokul seviyesindeyse ve yurda kesin dönüş yapmışsa, ilkokulda kaçıncı sınıfa başlayacağını tespit ediyoruz ve bizden alacağı belgeye göre oradaki okul kayıt yapıyor. Genel olarak bizim müşavirliğimizin Londra’daki hizmetleri bunlar, ama bu hizmetlerin büyük bir kısmını söylediğim gibi resmi burslu öğrencilerimiz oluşturuyor” ifadelerini kullandı.

RAKAMLAR SÜREKLİ ARTIYOR

Rakamların sürekli arttığına işaret eden Ünsal, “Bu yıl, önümüzdeki eğitim öğretim döneminde yaklaşık 500 öğrenciyi de bu rakamın üstüne eklemek üzere bekliyoruz. Bakanlıktan bize verilen bilgi bu yönde. Dolayısıyla burası master ve doktora amacıyla gelen öğrenciler bakımından çok yoğun bir yer olacak. Personelimiz de bu hizmetlerdeki gecikme ve aksama yaşanmaması için canla başla çalışıyorlar, fedakarlık ediyorlar. Öğretmen arkadaşlardan da destek alıyoruz bu anlamda. Hizmetlerimizi aksatmadan yapmaya çalışacağız. Önümüzdeki sürece ilişkin mesajlar vereyim. Türkçe dersine giren öğrenci sayısında bir artış hedefliyoruz, 3.500 civarında bir öğrenci var şu anda. Türkiye’deki potansiyel bizim vatandaşlarımızın sayısını düşündüğümüz zaman az olduğunu düşünüyorum. Dolayısıyla bu rakamın yukarıya çıkartmak veya Türkçe derslerini yaygınlaştırmak için gerekli temaslarda bulunacağız; gerek Eğitim Bakanlığı üzerinden, gerek okul müdürleri üzerinden, gerek belediyeler üzerinden, çeşitli zamanlarda temaslar kurarak bu yöndeki talepleri değerlendireceğiz.  Bizim öğretmenlerimizin gittiği yaklaşık 39 tane Türk Dili ve Kültürü, 30 tane de İngiliz okul var. Bu okulların içine Kıbrıs derneklerinin okulları da dahil. Bu, Türkçe yönüyle genişletmek amaçlarımız arasında. Öbür taraftan da amaçlarımız arasında olan bir konu bu resmi burslu gelen öğrencilerimizin takibini yapmak. Yani nerede kalıyor? ne yapıyor? Takibini yapmak derken polisi anlamında söylemiyorum tabi. Başı ağrısa, burnu kanasa bizim haberimizin olması gerekir” diye, konuştu.

HANGİ ÖĞRENCİ HANGİ ÜNİVERSİTEDE?

Buna gerekçe olarak da Ünsal, “Çünkü biz onlara hizmet etmek için buradayız. Onların maaşlarını ödemekle sorumlu ve takibini yapmakla sorumluyuz. Bu çocuklarımız zaten üzerine düşen eğitime ilişkin sorumlulukları yerine getirmeye çalışıyorlar. Ülkelerinden ayrı oldukları için çeşitli zamanlar psikolojik olarak olumsuz bir sürece girebiliyorlar. Bunlar okuldaki başarısını etkiliyor. Dolayısıyla bu yönüyle rehberlik etmek için gayret göstereceğiz. Hangi öğrencimiz hangi üniversitede hatta bölge bölge toplantılar yapacağız öğrencilerimizle. Daha sonra yine hepsini bir merkezde toplamak suretiyle ve bakanlığımızdan da yurtdışı eğitim genel müdürümüzü, dış ilişkiler genel müdürümüzü ve bürokratları davet etmek suretiyle toplantılar yapacağız. Yani şunun bilinmesini istiyorum: bu çocuklarımız, bu işlere aslında 1800’lü yılların sonunda başlamışız devlet olarak. 1800’lü yılların sonunda gelen ilk öğrenciler Avrupa ve İngiltere’ye gelerek başladılar bu işe. Çeşitli zamanlarda kesintiye uğradı ama son dönemde bu sayı tekrar artan şekilde devam etti. Mesela ne oldu, 5 yılda 5 bin öğrenci projesiyle yola çıkıldı son 15 yılda gönderilen öğrenci sayısı Cumhuriyet boyunca gönderilen öğrencilerden neredeyse fazla veya aynı seviyeye geldi.

Kimi zaman çok az gönderilmiş, kimi zaman gönderilememiş ama son 10 yılda müthiş bir artış var” dedi.

YÜZYILDIR UYGULANAN PROGRAM

Ünsal, “Bunu neden yapıyoruz? Çocuklarımız alanlarında dünyanın en önde gelen üniversitelerinde okusunlar, bilgi edinsinler, donanımlarını geliştirsinler ve ülkelerine döndüklerinde onların bilgi birikiminden devlet olarak toplum olarak yararlanalım diye yapıyoruz bu işi esasında. Dolayısıyla bu uzun soluklu bir süreç. Yaklaşık yüzyıldır uygulanan bir program, hatta kanunun adı bile eski. Orada 1416 sayılı “Ecnebi memleketlere gönderilecek talebeler” hakkında kanun diye eski bir adı var. Dolayısıyla bu yeni bir konu değil, fakat işte her yıl bu rakamlar değişmiş. Bizim Milli Eğitim Bakanlığı’nın gönderdiği öğrencilerin yanı sıra bir de kurumlar adına gelen öğrenciler var bunun içinde. Bu 1.200 rakamının içinde, mesela, Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı, Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü gibi kurumların sponsor oldukları, masraflarını bu kurumların karşıladıkları gönderdikleri öğrenciler var. Onların işlemlerini zaten yürütüyoruz. Genel olarak müşavirliğimizin iş çerçevesi bu yönde” şeklinde konuştu.

Ünsal kendisiyle ilgili yaptığı açıklamada; “Ben kendimi tanıtayım, iş denetçi olarak Milli Eğitim Bakanlığı’nın merkez teşkilatında görev yapıyordum. Mesleğe müfettiş yardımcısı olarak başladım 2003 yılında, Milli Eğitim Bakanlığı’nda. Sırasıyla müfettiş, iç denetçi oldum. Almanya’da 2012 ve 2015 yılları arasında Karlsruhe’de Eğitim Ateşesi olarak görev yaptım. Orası da çok yoğun bir bölgemizdi, Türkçe öğretim itibariyle. Daha sonra Türkiye’ye döndüm, 2 yıl yine iç denetçi olarak görev yaptım. 15 Mayıs’ta da buraya Eğitim Müşaviri olarak görevlendirildim. Mezuniyetim Kamu Yönetimi. Gazi Üniversitesi Kamu Yönetimi’nden mezun oldum. Yüksek lisansım da aynı yerde kamu yönetiminden. Yabancı dilim de İngilizce” diye, belirtti.

-------