Hafta sonu sabahında, her bireyin istekleri de, sıkıntıları da, güncel hesapları da ayrı ayrıdır. Hanımlar arasında, hamile kalmışlığını fark edenler de olmuştur, ilk kez doğum sancıları başlamış olanlar da. *** Erkekler

 
Hafta sonu sabahında, her bireyin istekleri de, sıkıntıları da, güncel hesapları da ayrı ayrıdır.
Hanımlar arasında, hamile kalmışlığını fark edenler de olmuştur, ilk kez doğum sancıları başlamış olanlar da.
***
Erkekler arasında ilk kez nişanlısıyla akşam yemeğine gidecekler de vardır, boşanma davasının üçüncü yılına basmış olanlar da. Muğla’ya tayin edilmiş olanlar da vardır, Tunceli’ye tayin edilenler de.
***
Ülkenin sosyal durumunu, bireylerin durumuyla anlatmak hem zor, hem uzun, hem sıkıcı da olabilir.
***
En iyisi yine sanatçılarla bilimcilere yeni ufuklar açacak “Sürrealizmin-Gerçek üstücülüğünün” kapısını çalmak.
***
Üstelik “Gerçek üstücülüğün” bizdeki ilk örneği gerçekten bir şaheser durumunda.
***
Bugün Cuma, Mart’ın 14’ü... Biz de torunlara anlatılan bir yerli masal girişiyle açıklıyoruz, ıskalanmış şaheserimizi:
“Bir varmış, bir yokmuş... Evvel zaman içinde, ‘kalbur’ saman içinde, develer ‘tellâl’ iken, pireler ‘berber’, ben babamın beşiğini tıngır mıngır sallar iken, babam düştü beşikten, alnını yardı eşikten, annem kaptı maşayı, babam kaptı küreği, bana gösterdiler dört köşeyi.
Az gittik, uz gittik, dere tepe düz gittik. Bir de baktık ki arkamıza bir ‘arpa’ boyu yol gitmişiz.”
Ve masala bundan sonra girilirdi.
***
Madem fırsat çıktı, hadi bir “Fütürizm” de biz yapmaya çalışalım.
- 50 bilemediniz 100 yıla kadar kimbilir neler değişecek buralarda da.
***
Evrensel sermaye, şimdiden dertli dertli oflayıp puflamada. Son modern teknolojiyle o kadar çok yeni üretim var ki elinde, bunları rahatça yaygınlaştıracağı evrensel bir pazar yok.
***
Yeryüzündeki 220 devlet, artık vazgeçseler de şu “devlet-millet” sanalından, Dünya vatandaşlarının tümünü aynı, eşit kollarla kucaklayacak bir “Dünya Devleti” kurulsa.
***
Boşu boşuna harcanan bürokratik ve askeri paralardan 9 milyar insan kurtulmuş olur.
***
Böylesi bir gelecekte bizim “gerçeküstü masal girişi” de fabrikalara, mağazalara sahip çok ünlü bir firmanın evrensel markası olur. Artık dünyada hangi şubesine, hangi kalem yakışıyorsa.
Bir cakalı deve heykeli yanına:
- Şapkaların her çeşidi burada, diye sık sık bağıran bir delikanlı da konur.
***
Biz de vapur iskelelerine şöyle levhalar koyabiliriz:
“Bizim eski masallar, çağdaşlığın bayrağı oldu.”
***
Çalkantılı günler yaşadığımızdan ötürü, çok gerginiz. Oysa geleceğimiz çok parlak, yüzlerce yıllık bir masal fütürizmi sayesinde.