Twitter'da bir dizi mesaj paylaşan Başbakan Johnson, bu tür heykel ve anıtların önceki kuşaklar tarafından dikildiğini belirterek "Geçmişimiz üzerinde düzeltme veya sansür yapamayız" diye yazdı.
Johnson, tartışmalı tarihsel kişiliklerin heykellerinin kaldırılmasını "tarihimiz konusunda yalan söylemek" diye niteledi.
ABD'de George Floyd'un ölümünün ardından İngiltere'de başlayan protestoların "maksadı şiddet olan aşırı gruplar tarafından ele geçirildiğini" de iddia etti.
Londra merkezinde Cuma günkü Siyah Hayatlar Değerlidir protestosundan
Johnson, Floyd'un ölümü nedeniyle ortaya çıkan "meşru öfke duygularını" anlayabildiğini, ancak "tek sorumlu davranışın bu protestolardan uzak durmak olduğunu" belirtti.
Johnson, 2. Dünya Savaşı döneminde ülkenin lideri olan Churchill'in "bugün bizim için kabul edilemez" fikirleri dile getirmiş olsa da, ülkeyi "faşist ve ırkçı tiranlıktan" koruyan bir kahraman olmaya devam ettiğini belirtti.
Gösteriler öncesinde Churchill heykeli tahta panolarla kaplandı
Ülkede yayılan ırkçılık karşıtı gösterilerde öne çıkan konulardan biri haline gelen ve ırkçılık, sömürgecilik ve kölelik çağrışımları yapan tarihsel kişilerin heykel ve anıtlarının kaldırılması talebi ve bunun için yapılan eylemler tartışılmaya devam ediyor.
Londra'da cuma günü ve hafta sonu için planlanan gösteriler öncesinde, eski başbakan Winston Churchill'in heykeli ve savaş anıtı saldırıya uğrama ihtimaline karşı tahtalarla kaplanmıştı.
Başbakan Boris Johnson, bunun "saçma ve utanç verici" olduğunu söyledi.
Geçen hafta sonunda Londra'da yapılan protestolarda Chruchill heykelinin kaidesi üzerinde ismi çizilmiş ve sprey boyayla "o bir ırkçıydı" ifadesi yazılmıştı.
Londra'daki Churchill heykeli tahta panolarla kaplanmış halde
Heykeller tahta panolarla kapatıldı
Churchill heykelinin yanı sıra Trafalgar Meydanı'ndaki George Washington ve Kral 2. James heykelleri de, protestocuların hedef alması ihtimaline ilişkin ilgili kaygılar nedeniyle Londra Belediye Başkanı Sadiq Khan'ın emriyle tahta panolarla kapatıldı.
Khan, Güney Afrika Cumhuriyeti'nin lideri Nelson Mandela'nın heykelinin de korumaya alındığını söyledi.
Siyah Hayatlar Değerlidir (BLM) hareketi tarafından cumartesi günü için planlanan protesto gösterisi, aynı gün aşırı sağcı grupların da sokağa çıkması ve çatışma yaşanması endişesi nedeniyle cumaya alındı.
Bristol kentinde geçen hafta sonu yapılan ırkçılık karşıtı protestoda, 17. yüzyıl köle taciri Edward Colston'ın heykeli yerinden sökülerek nehre atılmıştı.
Heykel daha sonra nehirden çıkarılıp müzeye yerleştirildi.
Perşembe günü ise yine Bristol'da siyah şair, yazar ve aktör Alfred Fagon'ın heykeli üzerine aşındırıcı bir madde dökülmüştü.
Bristol'da yerinden sökülüp nehre atılan Edward Colston heykeli daha sonra nehirden çıkarılığ müzeye yerleştirildi
Karşılıklı imza kampanyaları
Irkçılık karşıtları, ırkçılık ve kölelikle bağlantılı tarihsel kişiliklerin heykellerinin kaldırılmasını talep ederken, bazıları da onların ülke tarihinin bir parçası olduğunu ve korunmaları gerektiğini savunuyor.
Taraflar gösteri ve eylemlerin yanı sıra kendi talepleriyle karşılıklı imza kampanyaları da yürütüyor.
Londra Belediye Başkanı Sadiq Khan, Bristol'daki olayın ardından, Londra'da kölecilikle ilişkilendirilebilecek tüm heykellerin gözden geçirilmesi için talimat vermişti.
Başkentin köleci tarihini "rahatsız edici bir gerçeklik" diye tanımlayan Khan, adları köle ticareti ve köle çalıştırmayla ilişkilendirilen kişilerin heykellerinin ve bu kişilere ait sokak isimlerinin kaldırılması gerektiğini söyledi.
Poole kenti belediyesi, protestocuların saldırısına uğraması ihtimaline karşı, izci hareketinin kurucusu olan ve ırkçı, homofobik ve Hitler destekçisi olmakla suçlanan Robert Baden-Powell'ın heykelini kaldırma planlarını açıkladığında ise onlarca bölge sakini ve eski izci, heykelin etrafında koruyucu çember oluşturdu. Daha sonra belediye heykeli tahta panolarla korumaya aldı.
Hafta başında, Oxford Üniversitesi'ne bağlı Oriel College'da emperyalist sömürgeci Cecil Rhodes'un plaketinin kaldırılması için binlerce kişi protesto eylemi yapmıştı.
Ancak üniversite yönetiminden bazı isimler de dahil olmak üzere, plaketin korunması yönünde görüş belirtenler de var.
