Norveç ve Almanya'dan iki tıbbi araştırma ekibi, AstraZeneca koronavirüs aşısının kan pıhtılaşmasına yol açmasının muhtemel nedenini bulduklarını açıkladı. Bilim insanları aynı zamanda bu duruma yönelik bir tedavi de önerdi. Erken teşhis ve tedavinin mümkün olduğunu belirten bilim insanlarına göre aşıyı yapmamak için bir neden yok.

Wall Street Journal'ın haberine göre iki ülkede birbirinden bağımsız çalışan bilim insanları, AstraZeneca'nın koronavirüs aşısının nadir durumlarda kan pıhtılaşmasına yol açabilecek mekanizmayı teşhis ederek muhtemel bir tedavi bulduklarını aktardılar.

Buna göre aşı vücutta bağışıklık sisteminin bir reaksiyonunu tetikleyerek beyinde pıhtı atmasına yol açabiliyor. Bu durumun Avrupa'da birbirinden bağımsız görülen vakaları açıklayabileceği aktarıldı.

Oslo Üniversitesi Hastanesi'nde çalışan ve Norveç'teki araştırma ekibinin lideri hematoloji profesörü Pal Andre Holme, aşının ürettiği bir antikoru tanımladıklarını; bu antikorun tam ters bir etki yarattığını söyledi:

"Bu kişilerin neden bu bağışıklık reaksiyonunu verdiğini aşıdan başka hiçbir şey açıklayamaz."

Norveç'in sağlık kurumu, bu bulguları açıklarken AstraZeneca aşısının ülkede kullanımına devam etmeyeceklerini de belirtti.

Kan ve sıvı nakli alanında çalışan Greifswald Üniversite Hastanesi Profesörü Andreas Greinacher liderliğindeki Alman araştırma ekibi de, kendi bağımsız araştırmalarının sonucunda Prof. Holme ile aynı sonuca vardıklarını duyurdu.

Buna göre, aşı olan kişilerin geliştirdiği antikorlar trombositleri harekete geçiriyor ve bu da tromboza yol açıyor. Trombositler, bir yarayı iyileştirmek için bir araya geldikleri gibi aşıdan birkaç gün sonra da bir araya gelerek beyinde pıhtılaşmaya yol açıyor.

Almanya'da AstraZeneca aşısı vurulan 1,6 milyon kişiden 13'ünde kan pıhtılaşması görüldü. Bu kişilerden 12'si kadındı ve üçü hayatını kaybetti.

Alman araştırma ekibi, Avusturya, İrlanda ve İngiltere'deki araştırmacılarla birlikte hareket ettikleri araştırmalarının sonunda, hastaların aşılandıktan dört gün sonra baş ağrısı, baş dönmesi, görme kaybı gibi semptomlar gösterdiğini; bu durumda soruna kan testiyle çok hızlı şekilde teşhis konulabileceğini açıkladı. Bu sebeple, Prof. Greinacher'a göre aşıdan korkmaya gerek yok:

"Bu komplikasyon çok çok az insanda görülüyor. Olduğu zaman da nasıl tedavi edileceğini biliyoruz."

Bu hafta AstraZeneca aşısı olduktan sonra bazı kişilerde kan pıhtılaşması görülünce, birçok Avrupa ülkesi aşının yapılmasını durdurmuştu. Semptom görülen kişilerin çoğunluğu 55 yaş altı kadınlar oldu.

Avrupa Birliği'nin ilaç sektörünü düzenleyici kurumu Avrupa İlaç Ajansı (EMA) ise, uygulanan bazı kişilerde kan pıhtılaşmasına yol açtığı gerekçesiyle Avrupa Birliği (AB) üyesi birçok ülkede kullanımı askıya alınan Oxford-AstraZeneca aşısının güvenli olduğunu ve aşılamayı durdurmak için bir neden bulunmadığını açıkladı.

EMA'ya göre aşının faydaları, dezavantajlarına ağır basıyor ve birkaç kişide görülen kan pıhtılaşması, her gün binlerce kişinin koronavirüs nedeniyle hayatını kaybettiği AB ülkeleri için büyük önem taşıyan aşının durdurulması için bir neden yok.