İngiltere Kraliçe 2. Elizabeth’den ödül sahibi Dr. Teoman Sırrı (MBE), kanser konusunda uyardı. Konuş­masında özellikle meme kanserine dikkati çeken Dr. Teoman Sırrı, “Ba­bası, kardeşi ya da oğlu prostat annesi, kız kardeşi ya da teyzesi meme kanserine yakalanan varsa dikkatli olunmasını” istedi. 

Kadın­ların düzenli kendilerini kontrol etmelerini isteyen Dr. Sırrı, “Yakın akrabalarda bu tür kanser varsa, daha önce meme kanseri olduysa­nız, 50 yaş ve üzerindeyseniz, adet görmeye 12 yaş öncesi başlandıysa, 50 yaşından sonra da adet görülü­yorsa, uzun boylu ve kiloluysanız riskiniz var” diye uyardı.. Gereksiz radyasyon alınmamasını, sigara, alkol, güneşte uzun süre kalınma­masını iste­yen Dr. Sırrı, “Bol bol spor yapın. Hareket edenlerde kanser daha az görülür. Kendi­nizi kontrol edin, ihmal etme­yin. Erken tanı hayat kurtarır” mesajını verdi.

Kıbrıs Türk Toplum Merke z i ’ n i n (TCCA) v e Londra Yardım Melekleri’nin ortak­laşa düzenlediği, KKTC Londra Konsolosu Ülkü Alemdar, TCCA Başkanı Niyazi Enver, Londra Yardım Melekleri Başkanı Nurten Mehmet ile çok sayıda kadının katıl­dığı konuşmada, Dr. Sırrı, genel an­lamda kanser, nedenleri, risk artırıcı faktörler, erken teşhis, önlenebilir hususları anlatarak, soruları yanıt­ladı. Her üç kişiden birinin kansere yakalanma olasılığı bulunduğunun altını çizen, Britanya Tıp Derneği (British Medical Association) Vice- President Dr. Sırrı, konuşmasında greyfurt, eldiven, balon gibi unsu­ruları örnek vermek için kullana­rak, hanımların anlattıklarını daha dikkatli dinlemelerini sağladı. Baş­kan Niyazi Enver’in selamlama ko­nuşması ardından Konsolos Ülkü Alemdar, öncelikle ‘Kanser farkın­dalığı’ konusunun ne kadar önemli olduğunun farkında oldukları için burada bulunan herkesi tebrik etti ve herkese ‘hoşgeldiniz’ dedi. Kon­solos Alemdar, özetle; “Bugün bu­raya, özellikle biz kadınların sağlı­ğına en büyük tehditlerden biri olan meme kanseri konusunda farkında­lığımızı daha da artırmaya gelmiş bulunuyoruz. Her 8 kadından biri­nin hayatının belli bir zamanında meme kanserine yakalandığı göz önüne alınırsa, bu konuda kendi­mizi ve çevremizdekileri korumak için öncelikle yapmamız gereken, farkındalığımızı artırmak ve erken teşhise önem vermektir” şeklinde konuştu. Genetik ve ileri yaşın önle­nemez nedenler, önlenebilir neden­lerin ise çevreden kaynaklandığını kaydeden Dr. Teoman Sırrı, şöyle konuştu;

“Babası, kardeşi ya da oğlu pros­tat annesi, kız kardeşi ya da teyze­sinde meme kanseri gibi bazı kan­ser türleri varsa yakalanan varsa yüzde 50 kansere yakalanma ola­sılığı vardır. Tabi ki her kanser ge­netik değildir. X-Ray (röntgen), CT Scan, MRI gibi gereksiz radyosyana maruz kalmayacaksınız. Sık sık bun­ları uygulamayacaksınız. Kansere yol açan, aspestos, sigara, lastik ya­nığı gibi kimyasallardan, sigaradan, fazla alkolden, uzun güneşte kalma­lardan, sağlıksız beslenmelerden ve şişmanlıktan kaçınacaksınız. Vücudun hareketsizliği en büyük tehlikedir. Spor yapacaksınız. Hareket edenlerde kanser çok daha az görülür. Bazı hormonlar, HRT, ostrojen gibi kansere yol açabilir. Hepatit virüsü kansere yol açabi­lir. Kronik enflamasyonlar, sürekli baskılanmış bağışıklık sistemi de kansere yol açabilir.

Her zaman söyleriz. 3 beyaz, un, tuz, şekerden uzak durun. Fazla kırmızı et tüketmeyin. Kızartma, tütsülenmiş veya aşırı ısıda piş­miş gıdalardan uzak durun. Nitrit, nitrat içeren gıdaları almayın. Ye­terli meyve ve sebze tüketin. Lif içeren gıdaları bol kullanın.Sigara başlı başına bir konudur. Çocuk­lara miras kalan şeylerden biri­dir. Sigara içen babaların çocuk­ları kanseri önleyen gen yok olarak doğar. Hamilelike sigara içenlerin bebekleri genelde yüzde 10-15 ek­sik kiloyla doğar.

En mühim olanı erken tanıdır. Herkes kendi vücuduna sahip çık­sın. En ufak bir şüpheniz oldu­ğunda doktorunuza gidin. Toplu­mumuzda kanserle ilgili Londra Yardım Melekleri gibi kurumlara veya Marie Curie, MacMillan gibi İngiltere’nin tanınmış ciddi kurum­larına başvurun, bilgi alın.” Kadın­larda, akciğer kanserinden sonra meme kanserinin en fazla görülen kanser türü olduğunu söyleyen Dr. Sırrı, kadın memesinin portakal gibi dilim dilim olduğunu kayde­derek, bir greyfurtu soyarak örnek verdi. Göğsün yağ tabakası içinde bulunduğunu, iriliğine göre süt bezlerinden oluşan 15-20 dilimli ol­duğuna değinen Dr. Sırrı, şöyle de­vam etti; “Memedeki her kitle kan­ser değildir. Yüzde 90’ı başka şey­dir. Kanserin de yüzde 95’i erken teşhisle tedavi edilebilir.Unutma­yın şu anda her 3 kişiden birinde kanser olma olasılığı varken kadın­lar da ise meme kanserine yaka­lanma olasılığı yüzde 8’dir. Erken müdahale için memenizi elinizi düz hale getirerek, koltuk altın­dan başlayarak sert şekilde mua­yene edin. Göğsünüz aynada şek­line bakın. Ayna karşısında kolla­rınızı arkaya doğru gererek bakın, kitle varsa kendini belli edebilir. Göğüste çöküntü olabilir. Akıntı olabilir, kanlıysa önemlidir. Tam çökme olabilir. Meme başında ka­buklanma, göğüste şişme, porta­kal kabuğu gibi pürüzlü, kırmızı ve sıcak olursa, sert kitle varsa, değişik şekil alırsa, geçmeyen yara varsa hemen doktorunuza gidin, “

“İleri yaş, 50 yaş ve üzeri. Yakın akrabalardan birinde meme kan­seri varsa risk faktörü 2-3 misli artar. Daha önce meme kanseri olduysanız, hala yeniden çıkma şansı vardır. Adet görmeye 12 yaş öncesi başladıysanız. Adetiniz 50 yaşı geçtikten sonra da devam edi­yorsa. Uzun boylu ve kilolu iseniz riskiniz daha fazladır. Sigara, alkol, radyasyon, kilo,tuz,egzersiz, uzun süre korunma hapı kullanımı, uzun süre Hormon Replasman Tedavisi (HRT) alınması, aşırı deodorant kullanımı, aşırı kafein önlenebilen unsurları arasındadır. Erken teş­his için kendi kendini muayane, periyodik doktor muayenesi, ultrasound, mamografi, genetik test önemlidir.”Soru cevap bölü­münde, meme, yumurtalık, pros­tat gibi kanser türlerinin genetik test ile saptanabileceğini söyleyen Dr. Sırrı, erkeklerin de meme kan­serine yakalanma riskinin yüzde 1 olduğunu söyledi. Esrarın kan­sere yol açtığını fakat esrar yağı­nın faydalı olup olmadığnını daha araştırma aşamasında bulundu­ğunu kaydetti. Kolestrol ile ilgili bir soruya ise hapların karaciğerin yaptığı iyi kolestrolu durdurmaya çalıştığını, hapların hem faydası, hem zararı olduğunu belirterek yanıt veren Dr. Sırrı, “Unutmayın alınan her hap zehirdir. Hastalık­lara yakalanmamak için belirtti­ğim önlemleri alın. Bol bol spor yapın. Kolestrola karşı gecede 5-10 cevizi bir bardak suya koyun, sa­bah suyunu için. Avokado, enginar iyidir. Kolestrolunuzun azaldığını göreceksiniz. Benim tavsiyem ki­lonuza dikkat edin, bol bol spor yapın, hareket edin. Gıdanıza dik­kat edin.”