Avrupalı sivil toplum örgütlerine göre, iki firmanın ürettikleri mRNA aşılarına yaptıkları zam, "tarihteki en ölümcül ilaç vurgunu" girişimi.

Ancak, yeni virüs varyantlarına karşı aşı geliştirmek için ek kaynağa ihtiyaç duyan ilaç devlerinin zam yapmasının haklı olduğunu savunanlar da var.

Koronavirüse karşı Avrupa'da en yaygın kullanılan ve diğer aşılara göre daha pahalıya tedarik edilen Pfizer-BioNTech ve Moderna aşılarının, doz başına satış fiyatı zamlandı.

İngiltere'de yayımlanan Financial Times gazetesinin ulaştığı AB ile ABD merkezli ilaç firmaları asındaki zamlı sözleşmeye göre, bir doz Pfizer-BioNTech aşısının fiyatı 15,50 Euro'dan 19,5 Euro'ya yükseltildi.

AB tarafından doz başına 19 euroya alınan Moderna aşısının yeni fiyatı da 21,5 Euro oldu.

AB, 2023 yılına kadar, bu iki firmadan yaklaşık 2 milyar doz daha Covid aşısı alacak. 

Johnson & Johnson aşılarının tedarik sorunu ve AstraZeneca aşısı ile ilgili yan etki tartışmalarının ardından AB ülkelerinin büyük bölümü ağırlıklı olarak, daha pahalı olan mRNA aşılarına yöneldi.

Yoğun talep nedeniyle Pfizer ve Moderna, piyasa değerlerini aktifleştirdi. Pfizer, 2021'in ikinci çeyreğinde satışlarının ikiye katlanmasının ardından, gelir tahminini üçte bir oranında artırarak 28,2 milyar avroya çıkardı.

Pfizer şirketinin CEO'su Albert Bourla'ya göre, gelir düzeyi daha düşük olan ülkelere Covid aşıları sadece maliyetine veriliyor. Yoksul ülkeler, zengin ülkelerin yarısı kadar ödüyor. 

Ancak "The People's Vaccine" adlı sivil toplum kuruluşları ittifakına göre bu zam kararı, "büyük bir aşı vurgunu" anlamına geliyor. 

Covid aşıları 'özelleştirildi'

İngiltere merkezli Uluslararası yardım kuruluşu Oxfam'ın Sağlık Politikası Danışmanı Anna Marriott ve Özel Sektör Danışmanı Alex Maitland tarafından kalem alınan rapora göre, ilaç şirketlerinin tekel oluşturup çıkar sağlamaması durumunda, dünyadaki aşılama maliyeti en az 5 kat daha ucuz olablirdi.

Rapora göre, büyük ölçüde kamu tarafından finanse edilen Covid aşıları özelleştirildi ve tekelleştirildi. Böylece, ilaç şirketlerine yüksek kar elde etmek için aşırı fiyat talep etme gücü verildi.

Başarılı mRNA aşılarının doz başına 1,18 Euro kadar bir maliyetle üretilebileceğini belirten STK ittifakı, yoksul ülkelerin, zengin ülkeler tarafından isteyerek ödenen yüksek fiyatlarla rekabet edemediğine dikkati çekti.

Oxfam Sağlık Politikası Danışmanı Marriott, aşı fiyatlarına yapılan zammı, "belki de tarihteki en ölümcül kâr etme vakalarından biri" sözleriyle değerlendirdi.

The People's Vaccine'e göre, yalnızca Pfizer'e fazladan ödenen parayla bile, tüm dünyadaki insanlar aşılanabilir. Bu nedenle örgüt, AB'yi, bu konuda harekete geçmeye çağırdı.

Hollanda'daki kamu yayıncısı NOS'a konuşan Amsterdam Özgür Üniversitesi'nden sağlık ekonomisi uzmanı Prof. Dr. Marcel Canoy da, şirketlerin kar etmesini anlaşılır bulduğunu ancak kâr marjının bu kadar yüksek olmasının sorgulanması gerektiğini savunuyor.

Hollandalı profesöre göre, aşılar yapısal olarak kullanımda kalırsa, ilaç şirketleri halihazırda elde ettikleri kârların çok üzerinde bir gelir sağlayacak. 

Zaten yeterince elde eden ilaç firmalarının, bunu daha yükseğe taşımalarının gerekli olup olmadığına işaret eden Canoy, aşıların geliştirilmesinin de kısmen kamu parasıyla, yani üniversiteler ve ona yatırım yapan hükümetlerin desteğiyle sağlandığına dikkati çekti.

Canoy'a göre, eğer AB ile ilaç şirketleri arasında yapılan anlaşmalarda "en yüksek fiyat sınırı" belirtilmemişse, birliğin zamlar konusunda yapacağı fazla bir şey yok.

Yenilikçi İlaçlar Derneği (VIG) Sözcüsü Franc de Korte ise koronavirüs aşılarına yapılan zammı gerekli olduğunu savunuyor.

Yeni virüs varyantları nedeniyle aşıların modenize edilmesi gerektiğini belirten de Korte, bun bir şekilde karşılanması gerektiğini ileri sürdü. 

Normal bir ilacı geliştirmek için 2 milyar euro harcandığını söyleyen VIG sözcüsü, "Şimdi daha fazla gelişmeyi ve üretim kapasitesinin genişlemesini göz önüne alırsanız, fiyat artışının haklı olduğunu görebilirsiniz" dedi.