İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun Yüksek Seçim Kurulu (YSK) üyelerine hakaret ettiği iddiasıyla yargılandığı dava bugün görüldü.

Bir önceki duruşma 11 Kasım’da görülmüş ve dava bugüne ertelenmişti. Dört yıl 1 aya kadar hapis cezası istenen İmamoğlu diğer duruşmalar gibi bugünkü duruşmaya da katılmadı.

SAVCI MÜTALAAYI YİNELEDİ

Cumhuriyet Savcısı, geçen celse Ekrem İmamoğlu’nun “kurul halinde çalışan kamu görevlilerine karşı görevlerinden dolayı alenen zincirleme şekilde hakaret” suçundan 4 yıl 1 aya kadar hapis ile cezalandırılmasını talep ettiği mütalaayı tekrar etti.

İmamoğlu’nun avukatları, esas hakkındaki mütalaaya ilişkin ayrıntılı savunma yapmak süre istedi.

Mahkeme, bundan önceki iki celsede de esas hakkında mütalaa verildiği, geçen zaman içinde savunmanın hazırlanması için yeterli sürenin bulunduğunu belirtti. Mahkeme, avukatların mütalaaya karşı süre talebini reddetti.

Son savunmalar için duruşmaya saat 16.00'a kadar ara verildi. Duruşma saat 16.07’de yeniden başladı. Saat 17.30’da karar için yarım saatlik ara verildi.

HAPİS CEZASI

Kararını açıklayan mahkeme heyeti, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında 2 yıl 7 ay 15 gün hapis cezası verdi.

SİYASİ YASAK GETİRİLDİ

Öte yandan, siyasi yasak anlamına gelen 53. maddenin uygulanmasına da karar verildi. ,

İMAMOĞLU’NDAN İLK AÇIKLAMA

Mahkeme kararı sonrası değerlendirme yapan İmamoğlu, “Halkın verdiği yetkiyi bir avuç insan alamaz. Mücadelemiz daha güçlü başlıyor Allah’ın izniyle” ifadelerini kullandı. 

DAVA SÜRECİ

Ekrem İmamoğlu, 30 Ekim 2019'da Fransa'nın Strasbourg kentinde düzenlenen Avrupa Konseyi Yerel ve Bölgesel Yönetimler Kongresi’nde bir konuşma yaptı.

İBB Başkanı konuşmasında "seçim döneminde kamu kaynaklarının iktidar lehine sınırsız şekilde kullanıldığını, kampanya süresince toplumu bölen ve kutuplaştıran bir dil kullanıldığını, Cumhurbaşkanı ve kabine üyelerinin seçim yasaklarını dikkate almayan eylem ve uygulamalarda bulunduklarını" söyledi.

İmamoğlu, "iktidarın İstanbul'da seçimi, YSK kararı ile iptal ettirerek kazanmak istediğini" savundu.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ise 4 Kasım 2019'da İmamoğlu’nu kastederek “Avrupa Parlamentosu'na gidip, Türkiye’yi şikayet eden ahmağa söylüyorum. Bunun bedelini bu millet sana ödetecek. Bu iş bu kadar bedava değil” dedi.

İmamoğlu aynı gün İstanbul'da gazetecilere yaptığı açıklama sırasında Soylu’nun bu sözlerinin hatırlatılması üzerine, “31 Mart'ta seçimi iptal edenler, ve dünyada, Avrupa'da onların gözünde nereye düştüğümüz noktasında, o olan biten şeylere baktığımızda, tam da 31 Mart'ta seçimi iptal edenler ahmaktır, önce oraya bir odaklansın” ifadelerini kullandı.

Bu açıklamayla ilgili olarak, YSK'nın yazılı suç duyurusunda bulunması ardından İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturma başlatıldı.

Savcılığın hazırladığı iddianame, 28 Mayıs 2021’de Anadolu 7. Asliye Ceza Mahkemesin tarafından kabul edildi ve İmamoğlu için hapis cezası ve siyasi yasak talep edilen dava süreci başladı.

İDDİANAME

İddianamede, İmamoğlu'nun 4 Kasım 2019’da gazetecilere yaptığı açıklamada, YSK üyelerine hakaret içeren ifadeler kullandığı öne sürülüyor.

İmamoğlu'nun, “açıklama sırasında kullandığı söylemle YSK üyelerine alenen hakaret ettiğinin anlaşıldığı" belirtilen iddianamede, "bu sözün, kurul üyelerinin onur, şeref ve saygınlığını rencide edecek nitelikte olduğu" ifade edildi.

"İBB Başkanlığı seçiminin 6 Mayıs 2019'da YSK tarafından iptal edildiği nazara alındığında, söylemin kamu görevlisi olan ve kurul halinde çalışan mağdurlara yönelik olduğu hususunda tereddüt bulunmadığı" belirtildi.

İddianamede yer alan yazılı savunmasında İmamoğlu ise söz konusu açıklamasında YSK üyelerine yönelik bir ifadesi olmadığını, bu söylemin kimse tarafından da Kurul üyelerine yönelik algılanmadığını ifade etti.

İmamoğlu'nun o dönem YSK Başkanı olan Sadi Güven ile 10 YSK üyesine yönelik, "zincirleme şekilde kurul halinde çalışan kamu görevlilerine karşı görevlerinden dolayı alenen hakaret" suçunu işlediği belirtilerek, 1 yıl 3 ay 15 günden 4 yıl 1 aya kadar hapisle cezalandırılması istendi.