Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, NATO liderler zirvesinin Brüksel Forumu'nun "İstikrara Katkı" başlıklı oturumunda video mesaj yoluyla konuştu. Erdoğan, konuşmasında NATO müttefiklerini Türkiye'nin terörle mücadelesine yeterince destek vermemekle suçladı.

"Türkiye, NATO başta olmak üzere ilgili tüm uluslararası platformlarda terörle mücadelede ilk safta yer almaktadır. PKK/PYD'den DEAŞ ve FETÖ'ye kadar birçok terör örgütüyle sınırlarımız içinde ve dışında yoğun bir mücadelenin içindeyiz" diyen Erdoğan, "Terörün her türlüsüne karşı yürüttüğümüz mücadelede maalesef müttefik ve ortaklarımızdan beklediğimiz destek ve dayanışmayı göremedik" ifadelerini kullandı. Erdoğan sözlerini "Suriye, Irak ve Türkiye'de eli masumların kanına bulaşmış terör örgütü elebaşlarının meşru bir aktör gibi en üst seviyede muhatap alındığına, desteklendiğine şahit olduk. Unutulmamalıdır ki Türkiye'nin sınırları aynı zamanda NATO'nun sınırlarıdır" şeklinde sürdürdü. Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu açıdan Türkiye'nin "transatlantik coğrafyasının güvenlik ve istikrarının temini için de önemli bir sorumluluk" üstlendiğini ifade etti.

En önemli gündem maddesi Çin

NATO'ya üye 30 ülkenin devlet ve hükümet başkanlarının katılımı ile Brüksel'de yapılan zirvede, askeri bir süper güç olma yolunda ilerleyen Çin ile ilişkiler, Rusya'dan gelen tehditlere karşı alınması gereken önlemler ve ittifakta reform öngören "NATO 2030" projesi başlıca gündem maddelerini oluşturuyor. Ocak ayında göreve başlayan ABD Başkanı Joe Biden ilk kez NATO'ya zirvesine katılıyor.

NATO zirvesine katılan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ABD Başkanı Joe Biden ve NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg

NATO zirvesine katılan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ABD Başkanı Joe Biden ve NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg

Rusya'nın yanı sıra Çin'i de stratejik rakip olarak gören NATO, süper güç olma yolunda ilerleyen Çin'in küresel düzeydeki etkisini kontrol altında tutmayı ve Çin'e karşı ortak bir tutum izlemeyi hedefliyor.

Zirve sonunda yayınlanacak bildiride, Alman haber ajansı dpa'nın edindiği bilgilere göre, "Çin'in artan etkisi ve izlediği uluslararası siyaset, ittifak olarak birlikte hareket etmemizi gerektiren riskler içerebilir" ifadesi yer alıyor.

Metinde ayrıca, Çin'e "büyük güç" rolü oynayacaksa, "uluslararası yükümlülüklere" uyma çağrısı yapılıyor. Bunun yanı sıra Çin'den nükleer gücü konusunda şeffaf olması ve bu çerçevede güven artırıcı önlemler alması talep ediliyor. Alman haber ajansı dpa'nın edindiği bilgilere göre, söz konusu metin zirve öncesinde NATO üyesi ülkelerin devlet ve hükümet başkanları tarafından kabul edildi.

Bildiri, NATO'nun stratejik konseptinde artık Çin'in de yer alması açısından önem taşıyor. NATO'nun 2010 stratejisinde Pekin'den söz edilmemişti.

NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, iklim değişikliği ile mücadele veya silahlanma konusunda denetim gibi alanlarda Çin ile diyaloğu sürdürmeyi hedeflediklerini söyledi. Stoltenberg, zirve öncesinde yaptığı açıklamada Çin'in "bir rakip, bir düşman" olmadığını belirtirken, "Çin'in yükselişinin güvenliğimiz açısından oluşturduğu risklere karşı ittifak olarak birlikte hareket etmeye ihtiyacımız var" ifadesini kullandı.

Zirvenin gündeminde yer alan ikinci önemli konusu Rusya'ya ilişkin olarak ise Stoltenberg, Moskova ile ilişkilerin ise Soğuk Savaş'tan bu yana en kötü durumda olduğunu söyledi. Stoltenberg, buna rağmen NATO'nun Moskova ile diyalogdan yana olduğunun da altını çizdi.